21’inci kez yollara düşmeye hazırlanan Gezici Festival’in bu yılki teması ‘Güvencesiz Hayatlar’ olacak. Sürekli ekonomik kriz tehdidi altındaki günümüz toplumlarında iş güvencesi de ortadan kalkmış durumda. Ekonomik istikrarsızlık ve iş güvencesizliği; vasıfsız işçilerden akademisyenlere, göçmenlerden üst düzey yöneticilere, toplumun hemen hemen her kesimini etkiliyor. Gezici Festival de bu yıl, güvencesiz hayat koşullarına odaklanan filmlere özel bir bölüm ayırıyor. Seçkide yer alan filmler, daha iyi bir yaşam umudunun ortadan kalktığı bir dünyada insanlık durumuna odaklanarak, güvencesiz ve istikrarsız koşullar altında toplumsal statülerini yitiren ya da mevcut duruma uyum sağlamaya çalışan bireyleri mercek altına alıyor.

emek alanında neo-liberal dönüşümün yol açtığı sorunlar belgesel sinemanın da gündeminde. amerikan rüyasına ağıt (requiem for the american dream) bunlardan biri. türkiye'deki ilk gösterimi gezici festivalde olacak filmin yönetmenleri peter d. hutchison, Kelly Nyks ve Jared P. Scott soruna çağımızın en önemli düşünürlerinden noam chomsky rehberliğinde bakıyorlar. dört yıllık bir süreye yayılan röportajlarında chomsky, günümüz dünyasında zenginliğin ve gücün dağılımına odaklanıyor ve bunu yaparken de kendi politik geçmişini ve amerika'yi sorguluyor.

bir diğer belgesel michael winterbottom'ın yönettiği kralın yeni giysileri (the emperor's new clothes) ise oyuncu russell brand ile ingiltere sokaklarını arşınlıyor. daha önce de şok doktrini belgeseliyle neo-liberal politikaları sorgulamaya girişen winterbottom'a eşlik eden provokatif oyuncu brand, gün geçtikçe artan sınıflar arası eşitsizliği çarpıcı ve esprili bir dille anlatıyor.